Erkan Topuz etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Erkan Topuz etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

26 Mayıs 2008 Pazartesi

ERKAN TOPUZDAN KANSER UYARILARI


Gerçekleri açıklarsam Türkiye sarsılır” diyen Prof. Topuz, öyle şeyler söyledi ki; göz göre göre kanser oluyoruz…
Prof. Dr. Erkan Topuz, yine herkesi ekran başına kilitleyen açıklamalar yaptı…
Esra Ceyhan’ın Kanal D’deki programına konuk olan İ.Ü. Onkoloji Enstitüsü Direktörü Prof. Dr. Erkan Topuz, yine herkesi ekran başına kilitleyen açıklamalar yaptı.
Topuz, kanserle mücadelenin anne karnında başladığına dikkat çekerek hamile kadınların ve bebek sahibi insanların evde dikkat etmeleri gereken noktaları anlattı.Erkan Topuz, bulaşık deterjanlarından, halıların temizliğine kadar çok önemli ayrıntılardan bahsetti. “Benim mücadelem bu yaştan sonra halkımızı kanserden korumaktır. Kanser tedavisi sonra geliyor. Bir korunma bin tedaviden evladır. Bunları ilk defa duyuyorsunuz ama gerçek bunlar. Ben bunları kendimi bu işe adadığım için anlatıyorum. Bu anlattıklarımı Türkiye ilk defa duyuyor. Belki dünyada da çok az duyan vardır” diyen Prof. Dr. Erkan Topuz, herkesi şaşırtan açıklamalar yaptı.


“Ben gerçekleri anlatıyorum. Ama çok fazla anlatmıyorum çünkü her şey sarsılabilir Türkiye’de” diyen Topuz’un sarsıcı açıklamaları şöyle:


-Evde sokakta giydiğimiz ayakkabılarla dolaşmamalılar. Eğer evde ayakkabı ile geziyorsak dışarıdan geldiğimiz ayakkabıları çıkartıp başka bir ayakkabı giymeliler. Çünkü dışarıdan giydiğimiz ayakkabı ile eve soktuğumuz pestisitler kanserin en önemli sebeplerinden bir tanesidir. (Pestisit: Tarım ürünleri, kimyasallar, egzozdan çıkan gazlar vs)


-Kanserle mücadele anne karnında başlıyor. Anne adayları aşırı miktarda vitamin almaktan kaçınsınlar. Çünkü bilinçsizce alınınca vitaminin içindeki kobalt, bazı aşırı miktarda minareller… Doktor bir tane yut diyordur ama çocuk gelişsin diye bir kaç tane yutuyorlar. Bu çocukta birikime sebep olabilir ve kansere neden olabilir.


-Gökkuşağının 7 rengini, ne buluyorlarsa, hepsinden günde en azından 3-5 tane yesinler. Her bir renkte bir şeyler var.


-Kırmızı et alsınlar gebeler haftada 2 kere. Özellikle balıkla beslensinler. Sağlıklı bir insanın kansere yakalanmaması için, bebeğin daha anne rahmindeyken vücudunun direncinin artması ve zehirleri alarak bağışıklık sisteminin bozulmaması lazım.


-En tehlikeli yer halıdır. Halı bütün pestisitleri tutar. Bu nedenle halıların temizliğine dikkat ediniz. Kesinlikle deterjanla temizlemeyin. Sirkeli su ile silin.


-Deterjan kullanınca muhakkak eldiven kullanın. Plastik eldiven kullanmayın, içine izci eldiveni giyin. Çünkü deterjanlar alerjiktir ve ufak dozlarda alındığı takdirde kronik olarak kanserojendir. (İzci eldiveni: Pamuk eldiven)
-Bulaşık makinasında kullandığ

ınız deterjan da petrol ürünüdür, kanserojendir. Ne kadar yıkarsa yıkansın kalıntılar kalabilir. Eğer sağlığınızı düşünüyorsanız çıkardığınız bulaşıkları sirkeli suyla ya da limonlu suyla silin.


-Her türlü deterjandan kaçınız. Devamlı olarak zeytinyağı ve defne sabununu seçiniz. Ellerinizi, vücudunuzu hakiki zeytinyağ, defne veya fıstık yağından yapılan hakiki sabunlar da seçilebilir. Bunları örnek olarak söylüyorum. Deterjandan kaçıyoruz ve çok aşırı miktarda suyla duruluyoruz.


-Beyaz olan her türlü iç çamaşırınızı muhakkak yeni aldığınızda en az 2 kere kaynatınız. Çünkü bunlar beyazlatılmak için kanserojen maddelerle yıkanıyor.


-Oda spreyleri doğrudan doğruya petrol menşeli. Zehiri soluyorsunuz. Akciğerinize geçiyor ve dolaylı olarak bağışıklık sisteminizi bozuyor.


-Sebzeleri mevsiminde dondurup saklamakta fayda var. Yalnız bir kez çözülünce onu muhakkak pişirin. Mikro dalgada bir kere ısıtın. Ateşte ısıttıklarımızda ise bir kere ısıtınız. Çünkü bir dahaki sefere değeri ölür. DNA’yı bozar. DNA kırılması da kanserojene yol açar.


-Radyasyon kronik olarak kansere en çok yaklaştıran faktörlerden biridir. Televizyondan çok uzak duralım.


-Çocuklarınıza haftada 2 kez balık çorbası içirin ama içine zerdeçal koymak suretiyle. Soğan, sarımsak ve o mevsimin sebzesiyle yapmalısız. Çocuk anne karnındayken bu terbiyeyi almaya başlamalı.


-Gebeler haftada 1 kilo balık tüketmeli. Bu miktarın üzerinde balık tüketilmesine karşıyız. Çünkü en steril balıkta bile az civarda civa vardır. Bu balıklar dip balıkları olmamalı. Somon veya yüzey balığı, Akdeniz, Ege balığı olmalı. Marmara’nın dip balıklarını lütfen tüketmeyiniz.


-Kanola yağı kızartma için en uygun yağdır. Onun dışında birinci seçeneğimiz zeytinyağdır. Memleketimizin iftihar edebileceği yağdır. Fındıkyağı da tercih edilebilir.


-Çocuklarımız fastfood türü yiyecekleri 15 günde bir yiyebilirler. Ama haftada 3 kez yedikleri takdirde beyin tümörlerinde, lenfomalarda ve lösemilerde 3 kat artış gözükecektir.


Çocuklarımıza arada bir verebiliriz. Ama dışarıdaki yiyeceklerin nasıl kızartıldığını bilmiyorsunuz. Ona göre hareket edin.


-Çocuklara meyve ve yoğurdu bol yedirelim. Ancak yoğurdu prebiyotik ve ev yoğurdu olarak kullanalım. Yoğurdunuzu evde yapın. Peynir ve çökelek fazla miktarda yiyin. Keçi peyniri çok faydalıdır.


-Çocuklarımızı beyaz un, beyaz şeker ve tuzdan koruyalım.


-Belki tuzcular üzülecekler ama Konya’ya akan kanalizasyonlar ve kirletici sularla, Türkiye’nin en büyük tuzunu karşılayan Tuz Gölü’müz maalesef torbaların içinde çok iyi steril edilmedikleri takdirde bize kanseri ufak ufak taşıyorlar. Bu nedenle kaya tuzunu tercih edin. Yani turşu kurduğunuz tuzu çekin ve çok az miktarda kullanın. Çünkü tuz da kanserojendir.


-Amerika’daki çocukların tombul olmasının sebebi her şeye şeker katmalarıdır. Ucuz beslenmedir.


-En faydalı gıdalardan birisi cevizdir. Daha sonra fındık ve bademdir. Ayçiçeği açık alın. İşlemden geçmemiş olacak, kavurup yiyebilirsiniz. Ama fındık, ceviz gibi yiyecekleri kabuklu alın. Çünkü içine böceklenmesin diye ilaç sıkılmaktadır. Sonsuz faydaları olan yiyeceklerdir. Günde bir avuç muhakkak tüketiniz.


-Elma dünyanın en faydalı gıdalarından birisidir.


-Plastik, bakır, alüminyum kap kullanılmamalı. Porselen, cam ve çelik kullanın. Meyveleri de bu tür kaplarda yıkayın. Bunların içine litresine göre 9-10 çorba kaşığı elma sirkesi atın. Aşağı yukarı yarım saat bekletin. Sonra tekrar yıkamayın. Tekrar mikrop alır.


-Meyvelerin üzerine parlak görünmesi için mum sürülüyor. Bunları hakiki zeytinyağlı sabundan geçirdikten sonra elma sirkeli sudan geçirin. Ya da elma sirkesi ile ovun. Meyveyi kabuğuyla tüketin eğer sterilse.


-Lahana, marul gibi yiyeceklerin ilk dört kabuğunu çöpe atın. İstediğiniz kadar yıkayın bunların üzerindeki pestisitleri temizleyemezsiniz. Çaresi yok.


-3 ayda bir suyunuzu değiştirin. Çok muhteşem sularımız var ama ne olursa olsun tabiatı rezil ediyoruz. Satın aldığımız sularda az miktarda da olsa kanserojen dozlar karışabilir. Bunlar kontrollü sular ama 3 ayda bir değiştirmek gerekiyor.


-Plastik her yerde zehir. Plastik bardaklar, kaplar, plastik herhangi bir şey… Ben ona girmiyorum bu lafı söylersem yer yerinden oynar. Bu plastikler ev yapımına girdiler. Doğrudan doğruya inşaat malzemesi olarak kullanıyorlar. Çok bilinçli olun, çok iyi markalar kullanın. Bunları söylemem demek Türk ekonomisiyle oynamam demek. Ben insanlara kendimi adadım, onun için kimseden korkmuyorum açık açık söylüyorum.


-Meyva suyu yerine posasıyla tüketin. Biz kanserli hastalara suyunu veriyoruz. Meyve suyuna geçmeyen çok madde posada kalıyor. Bu şekilde kolon ve miğde kanserinden korunmuş oluyorsunuz.


-Bakır, özellikle beyin tümörlerinde ön plana çıkıyor. Çok iyi kalaylı olursa bu etki azalıyor. Ama kulağınıza bakır küpe bile takmayın.


-Çocuklarımızı yeşil plastik sahalarda oynatmayınız. Plastik çimenler sentetiktir ve kanserojen madde alabilirler.


-Havuzların iyi temizlenmesine dikkat ediniz. Ozonla temizlemek en fazladır. Aşırı klorluysa yine kansere hazırlık yapıyorsunuz spor yerine.


-Bütün beyazlatıcılardan kaçınız. Çocuklarımızın kullandığı o pırıl pırıl bembeyaz defterler klorla temizleniyorlar. Bunlarla temizlenmemiş defter kullansınlar. Kullandıkları boyalarda da kanserojen etkisi vardır.


KANSER DALGA DALGA GELİYOR
Prof. Dr. Erkan Topuz, verdiği şu çarpıcı bilgi ise kanserin boyutlarını açıkça ortaya koymaktaydı: “Kanser dalga dalga geliyor. 2020 yılında 20 milyon insan kansere yakalanacak. Ama eğer bunları yaparsak belki bunu 15 milyona indirebiliriz. O yüzden gözümüzü açalım. Bu iş çocukluktan başlıyor. Çocuklarımıza bu terbiyeyi vermek zorundayız. Ailedeki çocuk annesini taklit eder. Anne ne yiyorsa çocuk da onu yer.”


Erkan Topuz, yaptığı açıklamalar nedeniyle bir takım sektörleri zor duruma soktuğu eleştirileri için ise, “Benim için insan sağlığı birinci plandadır. Ekonomi ikinci plandadır. Bir insanın kanser olması durumunda devlete ve millete verdiği zarar milyarlarca dolardır. O yüzden dikkatli olduğunuz takdirde ekonomiye de katkınız olur. Aslında ben bunları anlatarak Türkiye’nin ekonomisini de kurtarıyorum farkında değiller” diye konuştu.

KANSERDEN KORUNMA YOLLARI


Kanal D’de Müge Anlı’nın sunduğu “Dobra Dobra” adlı programa katılan İstanbul Üniversitesi Onkoloji Enstitüsü Direktörü Prof. Dr. Erkan Topuz, kansere karşı nasıl beslenilmesi gerektiği yolunda çarpıcı açıklamalarda bulundu. İşte Prof. Dr. Topuz’dan kanserden korunma reçeteleri...


Kolon kanserine deve dikeni sütü
“Kolon kanserlerine gelince, kolon kanseri yapan nedir? Bir kere kabızlık en önemli faktör. Onun için bağırsaklarımızı muhakka yumuşak tutalım. Kırmızı etten kaçalım. Mesela dandelion denilen bir bir madde vardır. Türkiye’de henüz yok . Sonra taysıl dediğimiz deve dikeninin sütünden elde edilen bir madde vardır ki aşağı yukarı 30-40 yıldır Alman tıbbında 3-4 bin senedir dünya tıbbında vardır karaciğer kanserini korur. Kolon kanseri riski olanların günde bir gram calsium 100 mg aspirin alması lazım. Hasta olanların ise yoğurt yemesi lazım sürekli olarak. ”

Sucuk, salam ve sosisten sakının
“Beyaz un, beyaz şeker, konserve, sucuk, salam, sosis, hazır meyve suları, margarin; bunlar genellikle kanserojen maddelerdir. Soya yağı ve keten tohumu meme kanseri olan ve sektörleri pozitif olan hastalara vermeyin. Ancak soya yağı, soya sütü, keten tohumu çocuğumuz küçük ve kansere meyili varsa o zaman korur. Bakın ne kadar çelişkili.”


Kanser olan süt içmesin
“Büyüme hormonu sütle de vücuda geçiyor. Bu sütü çocuklar için söylemiyorum kanserli hastalara verdiğimiz zaman kanserde insülin seviyesini yani kanserojen maddeyi de yükseltiyor. Kanser hastaları neler yapmalı? Bir kere kilo almamalılar. Spor yapmalılar. Yağlı gıdalardan kaçmalılar. Hormonlu gıdalar almalılar. Doğum kontrol hapı da almalılar. ”


Doğum kontrol hapına dikkat!
“Kadınlar eğer memesinde fibrokist, ailesinde kanser varsa menopoza girdiği zaman kesinlikle hormon almamalı ve muhakkak çok sık meme kontrolleri yaptırmalı. Doğum kontrol hapını bir seneden fazla kullanmayın. Bir sene dinlenin. Çünkü over (yumurtalık) kanserini korur meme kanserini artırır.”


Yoğurdu evinizde yapın, keçi peyniri yiyin. Cevizi de unutmayın!
“Yoğurdun üzerindeki yeşil su mideye zararlıdır. Brokoli, karnabahar, lahana, kırmızı lahana, kıvırcık salata, semiz otu, kırmızı turp salatası, kereviz, yeşil kabak ama bunlar mevsiminde yiyeceksiniz, turfanda değil... Ayrıca bunlar kemoterapi esnasında yenmeli. En makbul gıda, en ucuz gıdadır. Şimdi soğan ve sarımsağa gelelim. Ceviz çok faydalı, günde 4-5 acıbadem yenmeli. Kavrulmamış kayısı çekirdeğini 5 taneden fazla yemeyin, içinde bir madde vardır 15 tane yerseniz diger tarafa gidersiniz. 3 kara üzüm, kara erik, kara kayısı ama tazesini yiyeceksiniz. Kışın ise güneşte kurumuş gül kurusu makbuldur. Yoğurdu evde yapacaksınız. Katkısız olacak. Probiyotikten yapın ve soğuk sütün içine atın. Keçi peyniri ve çökelek de çok faydalıdır, özellikle karaciğer kanserine...
Süte bir bardak limon dökün, kesilsin ve içinde kalan peynirimsi kısmı dökün, suyunudan bardak bardak için... Şile Ağva ve Kilyos’ta kendiniz toplayın böğürtlenleri. Kendisini yerseniz elledit asit var böğürtlenin hem yaprağında hem meyvesinde, hem kökünde. Ama meyvesi bir ay sürdüğü için yaprağını veriyoruz. Böğürtleni bu mevsimde yani simdi alın toplayın, bunun şurubunu yapın. Çorba kaşığıyla, kolon kanserine büyük şifadır.


Kırmızı et olarak kuzu yiyin
“Genelilkle beyaz eti tavsiye ediyoruz. Balık tavuk hindi ve arkasından haftada bir kez kırmızı et veriyoruz. Ama lütfen kırmızı ette kuzu etini tercih ediniz. Çünkü genellikle zavallı kuzular hiçbir şekilde zehirlenmemiştir. Niye kırmızı et zararlı diyoruz. bakın hayvanlar genellikle otluyorlar. Etraftan inteksit (zehirlenmiş) dediğimiz otları yiyorlar o da doğrudan doğruya adalesine gidiyor Ayrıca biz bunlara growth factors yani büyüme hormonu veriyoruz. Bir de kırmızı etin öz yapısında kansorejen madde var. Zavallı kuzunun daha otlamadan gırtlağını kesiyoruz. Ne hormon veriyoruz ne bir şey”
Kız çocuklarınıza asla turfanda yedirmeyin


Kız çocuklarınıza asla turfanda yedirmeyin
“20 yaşına kadar bu diyet yapılırsa yüzde 60 kurtulur. 20 yaşından sonra ise yüzde 20 korur. En çok kadınlarda görülen meme kanseri; kız çocuklarını hormonal beslenmelerden uzak tutmak lazım. Tüm gıdalarımızda hormon var. 15 Eylül’den 1 Ekim’e kadar domatesinizi salçanızı yapın. Sakın turfanda yemeyin. Karnabahar varken brokoli yemeyin. Brüksel lahanası değil, oturun 400 liralık lahana yiyin. Lahana brokoli semizotu karnabahar meme kanserinin en büyük düşmanları. 12 yaşında erken bluğ, meme kanseri için çok önemli bir potansiyeldir, meme kanserini arttırır. Haftada 3 kez yada daha fazla fast-food yiyen gençlerde beyin kanseri enf kanseri ve kan kanseri 3 kat fazladır. Haftada 1 kere yesinler.


En faydalısı kanola yağı
“Fındık yağı, kanola yağı, zeytin yağını tavsiye ediyorum. Kanola yağı dünyada çok yaygın Türkiye’ye de yeni girdi ve en ucuz en kaliteli bitki yağıdır. Kanola ve zeytin yağı, keten tohumu ve soya yağı vermeliyiz çocuklara. Kadınlara kansere yakalanmadan önce vermeliyiz ama kadın kansere yakalandıysa bunları vermeyiniz çünkü kanseri azdırır. İlk başta korur sonra azdırır. Kemoterapide trombosit düşürdüğü iddia edilir. Isırgan yaprağı ısırgan kökünün çayı prostat kanserine faydalıdır Yeşil çay prostat, meme, kolon ve mide kanserlerine karşı korur ancak iki kupa içeceksiniz. Şöyle birleştiriyorum hastalarıma; bir yeşil çay iki böğürtlen yaprağı üç limon kabuğu dört ısırgan yaprağını karıştırın.